Arizona Üniversitesi’nden Jessica Barnes liderliğindeki bilim insanları, Bennu asteroidi hakkında çarpıcı yeni bulgulara ulaştı. Yapılan üç yeni bilimsel makale, Bennu’nun Güneş Sistemi’nin oluşumundan önce var olan yıldız kalıntılarını barındırdığını kanıtladı.
Bennu’nun Kökeni ve Yapısı
Presolar taneciklerden yıldızlararası uzayda oluşmuş organik bileşiklere, Güneş’e yakın bölgelerde şekillenmiş katı parçacıklardan uzak bölgelerden gelen anormal izotop bileşimlerine kadar çeşitli malzemeler Bennu’da bulundu. Bu malzemeler, Bennu’nun, Güneş Sistemi’nin ilk evrelerinde farklı kaynaklardan gelen parçacıkların bir araya geldiği ana gövdeden köken aldığını gösteriyor.
Su ve Isı ile Dönüşüm
Araştırmalar, Bennu’nun bileşiminde hidrotermal değişimler yaşandığını ortaya koydu. Asteroidin ana gövdesi, dış Güneş Sistemi’nden gelen zengin buz kaynaklarına sahipti. Isı ve çarpışmalar zamanla bu buzları eritti ve ortaya çıkan su, minerallerle etkileşime girerek bileşimlerini değiştirdi.
Uzay Aşınması ve Hızlı Değişim
Bennu yüzeyinin mikrometeorit çarpışmaları ve Güneş rüzgarı etkisiyle hızla değiştiği belirlendi. Bennu parçacıklarının yaklaşık yüzde 20’sinde erime izleri bulunurken, bu oran diğer asteroidlerde çok daha düşüktü. Bulgular, karbon bazlı gövdelerde uzay aşınmasının hızının Bennu gibi asteroidlerde daha yüksek olduğunu gösteriyor.
Neden Önemli?
Bennu’dan alınan örnekler, Güneş Sistemi’nin ve yıldızlararası maddenin evrimini anlamak için kritik öneme sahip. Bu örnekler sayesinde, Güneş Sistemi’nin daha eski yapı taşlarına dair doğrudan kanıtlara ulaşılmış oldu. Bu durum, asteroidin sadece kendisi için değil, insanlık kökeninin anlaşılması açısından da büyük bir adım niteliği taşıyor.